6 Kasım 2013 Çarşamba

Bayan Sima'nın Gözlemeleri



LAS GÖZLEMES DE MADAM SİMA
MADAM SİMA’S FRİTTERS

Estambol Djudyo  
Una Koleksyon de Rekuerdos i İlustrasyones;

Kitabın yazarı Roz Kohen’in kendi tercümesi ile


Bayan Sima’nın Gözlemeleri

İstanbul'un Şişhane semtinde Mektep Sokağı üzerindeki Musevi Lisesini özlemle hatırlıyorum. Altı yaşında iken ilk defa okula başladığımda babamla aynı okula devam etmiş olmaktan gurur duyuyordum.

Evden on dakikalık yürüme mesafesinde olan bu okul aynı zamanda babaannemin de oturduğu aynı sokakta idi. Sokak her zaman satıcıları ve mahallenin Yahudi ve Müslüman sakinleri ile cıvıl cıvıldı. Okul binası yüksek duvarlar ve siyah boyalı ağır bir demir kapısı ile bu aktivitelerin merkezinde idi.  

Kapıcı İzak Efendi, kapıda her öğrenciyi yüzünde dostça bir gülümseme ile karşılasa da, ciddi ve otoriter kişiliği ile bilinirdi. Onun kuralları peygamber Musa'nın kanunları kadar korku ve saygı uyandırır kendisini sorgulamaya cesaret eden olmazdı. Böylece, annelerimiz, biz çocukların okulun içine girer girmez emin ellerde olduğumuzu bilirdi.

Okulun kapıcısı İzak Efendi her olup biteni bilirdi. Bu sorumlulukları yüklenmede İzak Efendi yalnız değildi. Esi Bayan Sima, İzak efendinin sağ kolu ve yardımcısı idi. İkisi okul bahçesinin ve yemekhane’nin düzeninden sorumlu idi. Bayan Sima, evden getirdiğimiz alüminyum sefertaslarımızdaki yemeklerimizi mutfağın ocaklarında ısıtırdı. Öğle vakti bodrum katında olan yemekhaneye indiğimizde yemekler hazır olurdu.

Bayan Sima okul içinde en çok ve şekerden yaptığı gevrek gözlemeleri ile bilinirdi.
 Ebeveynler çoğunlukla çocukların sokak satıcılarından satın aldığı diğer çerezlere şüphe ile bakarlardı. Annemle babam ise bir tek Bayan Sima’nın gözlemelerini satın almamıza izin verirlerdi.

Bir kez teneffüs çanını duyduk mu okulun bahçesine iner, İzak ve Simanın satılık gözlemelerini almak için sıraya girerdik. Bayan Sima bahçe kapısındaki küçük kapıcı bayiinden birkaç kuruş karşılığında taze kızartılmış gözlemeleri ince bir kâğıda tek tek yerleştirir üzerine bol cana pudra şekeri serperdi.
 Bu güne kadar Bayan Sima’nın uzmanlığı olan bu gözlemeleri gevrek, bolca yağlı ve tadı, kalın yumak gibi kıvrık kenarları ile ağzımızda eriyen çıtır çıtır ince ortasını hatırlarım.